1999 Marmara büyük depremi beni Çanakkale'de yakaladı. Kuzeye, güneye, doğuya, batıya bir dakika kadar sallandıktan ve zar zor ailecek kendimizi sokağa attıktan sonra komşularımızla irtibat kurmaya çalıştık. Millet yavaş, yavaş sokakta toplanmaya başladı. Bu arada yaşlı bir bayan komşumuz 2.katta kalmış, korkmuş, tabi bu arada millet panik içinde her kafadan bir ses çıkmaya başladı. Kimsenin aklına bayandan anahtarı at kapıyı açalım, seni dışarıya çıkaralım demek gelmiyor. Kimi, kadıncağıza, atla seni tutarız mı demiyor. Kapıyı kırmayı düşünenler mi ararsınız. Küçücük bir yerde hemen bir kargaşa ortamı oluştu.
Yedi, sekiz, dokuz Kasım 2006 tarihinde, İstanbul'da yapılan deprem tatbikatını duymuş olacaksınız. Bir sivil kuruluşun üyesi olduğum için, bende tatbikatta görev aldım. Gemi batırdık, bina yıktık, yangın çıkardık, trafik kazaları kurguladık. Tabi bu arada yangınlar çıktı. Elektrik kesintileri oldu. Cümle telefonlar devre dışı kaldılar.
Frekans anlaşamazlığı yüzünden telsiz muhaberesi de bir süre sağlanamadı. Ama benim memurum, o ortamda dahi haberleşti. İtfaiye amirine FAKS çekti. Ama yinede bazı tecrübeler edindik. Fayda bulduk.
Şimdi gelelim sadede. 1999 Marmara depreminden sonra, yardım sağlayan ilk yabancı arama kurtarma ve yardım ekipleri arasında gelen SDC daha sonra da yapılan çalışmalara destek verdi. Afet sonrasındaki ilk 72 saatin hayat kurtarma açısından en kritik zaman dilimi olması, resmi afet müdahale ekiplerinin olay yerine gelene kadar geçen sürede çevrede bulunanların ilk müdahalesinin sayısız hayat kurtarabileceği görüldü.
2000 senesinde ilki kurulan MAG Mahalle Afet Gönüllüleri, Projeler geliştirdi. Bunlar kısaca, ekip ve ekipman sağlamak sureti ile mahalle bazında ve öncelikle afet sonrası kritik saatlerde çevredeki olumsuz durumlara karşı müdahale imkanlarını ve deneyimleri geliştirip güçlendirmek
Afet riskleri ve bu risklere karşı alınabilecek tedbirler konusunda halkı bilgilendirerek afetlere karşı duyarlılığı ve bilinci arttırmak.
Bu kapsamda; her mahallede yaklaşık 50 gönüllü, afetin hemen ardından bilinçli olarak ilk müdahaleyi yapabilecek. Ve daha sonra gelen profesyonel ekiplere yardım ve destek hizmeti verebilecek düzeyde eğitilen, normal zamanlarda meydana gelen trafik kazalarına dahi ilk etapta, kurtarma rezaleti yaşanmadan hiç değilse fikren müdahale edecek birçok gönüllümüz olacaktır. Ülkemiz de bu meselede, hem bilinçlenecek hem de ileri bir düzeye ulaşabilecektir.
Böyle bir projenin hayata geçirilmesi ile; Halkın arasında birbirlerine karşı daha kuvvetli bir sevgi bağı meydana gelecek. Afet konusunda halk eğitilip bilinçlendirilecek.
Afete hazırlık ve ilk mücadele için köy, semt, mahalle, sokak ve site seviyesinde yerel kapasite artacak.
Genel bir afet yönetimi için yerel gruplarla kamu kuruluşları arasında sağlam bir işbirliği olacak.Bu şekilde yurttaşların kendilerini, ailelerini ve komşularını afetlerde daha iyi korumaları sağlanabilecektir.
Benim öğrenebildiğim kadarı ile şu anda 3000 kişi kadar var. Sitelerine girip lütfen bilgi sahibi olun . Böyle bir girişimde bulunan kurucu kişilerin yüreklerine sağlık ve yaptıkları işlerde başarılar diliyorum.
Site adresleri www.mag.org.tr
Necmi Özney 5.12.2006 Memleket haber
27 Nisan 2007 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder