3 Şubat 2008 Pazar

İSLAM EMPERYALİZME OYUNCAK OLAMAZ

Aydın fikirli ve uyanık insanlar, günümüz dünyasının problemlerini sorguluyor. Bu duyarlı insanlar, büyümekte olan huzursuzluk, düzensizlik ve eşitsizliğin gerçek nedenlerini aramaya başladıkça, kendini modern ve demokrat olarak niteleyen devletlerin sosyal düzenlerindeki evsizlik, açlık, hastalık, inançsızlık, kötülük, savaş gibi olayların ana sebeplerini düşünmeye ve bunların bazı şifrelerini çözmeye başlıyor. İnsanlar arasındaki ayrılığın, anlaşmazlıkların, çatışmaların ve huzursuzlukların, nasıl kasıtlı bir şekilde, kendini Dünya’nın efendisi zanneden emperyalist düzen tarafından yaratıldığını ve bunların yaptığı olumsuzlukların, insanları rahatsız eden kanıtlarını meydana döküyorlar. Bunlar ortaya çıktıkça da gerçekler ve insanlığa zulmedenler deşifre oluyorlar.

İnsan düşüncesini idare altına almanın ve en etkili yolu, ona bir çeşit düşman yaratmak ve insanı buna göre programlamaktır. İnsan, yapısı gereği başka inanışlara karşı kendi inancını daima şiddetle savunur ve katılaştırılmış bakış açısı, kendi inancı ile uyuşmayan herhangi bir inancı hemen reddeder. Programlanmış insan inancı, bir insanın güvenlik anlayışı ve düşmanına karşı gücü elinde bulundurma ihtiyacını doğurur ve insan canını verene kadar böyle bir karşı durmayı, kendisi fark etmese de bile beyninin bir kenarında barındırır.

İnanışları farklı insanları, birbirine karşı taraf olmaya ikna ettiğin anda, anlaşmazlık ve çatışma yolunu açmış olursunuz. Beyin yıkama yardımı ile böl ve yönet yöntemi kullanarak onları kısa zaman da kontrol altına alırsınız.

İnsanlar için, en değerleri duygulardan en mühimi dindir. İnsanlara hükmetmenin en kolay yolu ise dini kullanarak iktidar olmaktır. Allahın yalnızca peygamberlere vermiş olduğu yetki, gayri meşru olarak kullanılmaya başlandığı zaman ise, hem dinin hem de o halkın yozlaşmaya başlaması demektir. Din yozlaştıktan sonra doğan boşluğu doldurmak gerekir. Bizden örnek gayet açık olarak meydandadır. Yeni bir İslam icat edilmiştir, ılımlı İslam! Ilımlı İslam’ı yaymak için insanlara uydurulmuş simgeler sunularak yandaş yapılmış ve maalesef en yüce, en güzel ve insana birey olarak değer veren İslamiyet, insan zihnini baskı altında tutmak, insanın değer anlayışını yok etmek, vatan ve millet sevgisini ortadan kaldırmak için kullanılmıştır. Bu kadar hayati konu varken tüm milleti türbanla uğraştırmak hangi vicdana sığar.

En güzel ve insanlığa en yakışan din olan İslamiyet kullanılarak, insanlara insanlıkları ve hayatları hakkında daracık bir bakış açısı telkin ediliyor. Türkiye iki karış bir örtü ile örtülmek isteniyor. Acaba bu örtü ile daha neler, kim bilir ne şekilde örtülüyor.

Buna rağmen, bugün, Türkiye üzerinde oynanan oyunlar ve emperyalizme yardım eden anlayışların insan onurunu zedelemesi karşısında, gelişmekte olan bir uyanışın eşiğindeyiz. Türkiye’yi karanlıkta tutmayı amaçlayan bu zihniyet çok yakın bir zamanda parçalanacaktır. Aslında, bu kaçınılmaz son başlamış durumdadır. Şu anda Atatürk ilke ve devrimlerinin savunucusu olan vatandaşların yapması gereken, bu türban dayatmasının doğasını, neden ve hangi emperyalist amaçlara hizmet ettiğini ortaya çıkarmak ve halkımızı uyarmaktır. İslamiyet’i politik malzeme haline getirilmekten kurtarmalıyız. Atatürk’ün, aydınlatan ışığını anlatmalı, bu ışığı en karanlık köşelere kadar yaymalıyız.

Bundan böyle karşımızda samimi müminler görmek ümidi ile dini politika malzemesi yapanları Yüce Allah’a havale ediyoruz.

Necmi ÖZNEY

necmiozney@gmail.com

Hiç yorum yok: