İran ve Türkiye, bin küsur yıldır Ortadoğu'da birbirini tartan, birbirine rakip iki devlet. Birincisi tam aydınlığa çıkacak duruma gelmişken kendisini CIA ajanları marifetiyle yüzyıllarca sene geriye atmış bir ülke. İkinci ülke Türkiye ise, aynı güdüm eşliğinde komşusunun durumuna getirilmeye çalışılıyor. İran’ın sorunu şah döneminde ABD ile aynı yatağa girmiş olması. Keza yakın tarih göz önüne alındığında ve ABD’nin Irak politikaları irdelendiğinde emperyalist politikanın neler yapabileceği çok açık bir şekilde görülebiliyor. Şu anda aynı yatakta mışıl mışıl uyutuluyoruz.
ABD ve AB ye göre, İran bölgedeki etkinliğini gittikçe güçlendiriyor. Hâlbuki bana göre İran’ın orta doğuda böyle güçlü bir konumu yok. Yaptığı yalnızca Irak’ta ki Şiilere arka çıkmak. Aslında ABD de Irak’ta tutunabilmek için mezhep ayrılığını körükleyerek bölge halkını birbirine kırdırıyor ve zaten istediği oluyor. Diğer Arap ülkelerine milyarlarca dolarlık silah satışlarını gündeme getirmek ise, tabiatı ile bu politikanın bir parçası. Washington'un yine işe yaramaz taktikler peşinde olduğunu düşünmek ise gaflet içinde olmak demektir.
ABD Suudi Arabistan'ın Irak ve uluslararası terörle mücadele konularındaki tutumunu karşı çıkıyor gibi görünüyor. Fakat diğer yandan Suudi Arabistan’ı geçmişte planladığının iki katı kadar, yani 20 milyar dolarlık silahla donatmaya çalışıyor. Körfezdeki diğer Arap ülkelerinin de yeni silahlarla donatılmasına ve bunlara ilave olarak Mısır'ın da onbeş milyar dolarlık silah almasını sağlamaya çalışıyor. Tabii İsrail'e yönelik silah sevkıyatı da artacak ve önümüzdeki on yıl içinde herhalde 30 – 40 milyar dolarlık bir boyuta ulaşacak. İsrail’e silah sevkıyatı, olası bir İran ABD savaşı ortamına şimdiden hazırlıklı olmak amacını taşıyor.
Bu silah satışları Amerika’nın siyasi ve askeri çaresizliğini su yüzüne çıkarıyor. Şu anda ABD, İran'a yönelik baskıyı arttırma çalışmaları içinde. Amerika’nın silah satışı çabaları daha çok, sözde artan İran tehlikesine karşı bölge ülkelerinin kendilerini savunma önlemi olarak anlatılmaya ve Dünya kamuoyuna yedirilmeye çalışılıyor.
İsrail Suudi Arabistan'a silah satılmasına pek ses çıkarmıyor. Bunun nedeni ise Suudi Arabistan, Ürdün gibi Arap ülkelerinin İsrail için şimdiye kadar hiç bir tehlike ve tehdit oluşturmadıkları.
Zaten bölgede patlak verecek bir savaş durumunda, Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkeleri kendi savunmalarını, bölgeye Amerikan askerlerini çağırarak yapıyordu yine aynısını yapacaklardır.
Bu silahlar İsrail için bir korku unsuru olamayacağı gibi İran'ı da korkutmayacağı meydanda. Amerika tarafından ortaya atılan silah satış anlaşmaları planı güya İran'ı huzursuz edecek, gerginliği tekrar tırmandıracak ve ABD’nin İran’a karşı beklediği koz eline geçecek. Yani İran'ı kızdıracak tekrar karşılıklı atışmalar başlayacak, kamuoyu bunlarla meşgul edilecek, ABD yine iyi adamı oynayacak. Arada hasıraltından suyunu yürütecek ve cebini dolarlarla dolduracak.
Amerika’nın BOP planının bir parçası olan bu girişim orta doğuyu hızla cephanelik haline getirecek. En ufak bir kışkırtmada ve olayda silahlar patlayacak. Bölgede oluşması İstenen kaos ortamı, zaten Amerika tarafından çoktan yaratılmış durumda ama ABD tarafından herhalde hala yeterli olarak görülmüyor. Bakın göreceksiniz bu silahlar “İSTEM DIŞI” olarak Amerika tarafından organize edilecek teröristlerin eline geçecek ve bölgeyi ABD’nin istediği kan gölüne çevireceklerdir.
İşte emperyalizmin insanlık dışı yaklaşımlarından biri daha sahneye konuyor.
Necmi ÖZNEY
ABD ve AB ye göre, İran bölgedeki etkinliğini gittikçe güçlendiriyor. Hâlbuki bana göre İran’ın orta doğuda böyle güçlü bir konumu yok. Yaptığı yalnızca Irak’ta ki Şiilere arka çıkmak. Aslında ABD de Irak’ta tutunabilmek için mezhep ayrılığını körükleyerek bölge halkını birbirine kırdırıyor ve zaten istediği oluyor. Diğer Arap ülkelerine milyarlarca dolarlık silah satışlarını gündeme getirmek ise, tabiatı ile bu politikanın bir parçası. Washington'un yine işe yaramaz taktikler peşinde olduğunu düşünmek ise gaflet içinde olmak demektir.
ABD Suudi Arabistan'ın Irak ve uluslararası terörle mücadele konularındaki tutumunu karşı çıkıyor gibi görünüyor. Fakat diğer yandan Suudi Arabistan’ı geçmişte planladığının iki katı kadar, yani 20 milyar dolarlık silahla donatmaya çalışıyor. Körfezdeki diğer Arap ülkelerinin de yeni silahlarla donatılmasına ve bunlara ilave olarak Mısır'ın da onbeş milyar dolarlık silah almasını sağlamaya çalışıyor. Tabii İsrail'e yönelik silah sevkıyatı da artacak ve önümüzdeki on yıl içinde herhalde 30 – 40 milyar dolarlık bir boyuta ulaşacak. İsrail’e silah sevkıyatı, olası bir İran ABD savaşı ortamına şimdiden hazırlıklı olmak amacını taşıyor.
Bu silah satışları Amerika’nın siyasi ve askeri çaresizliğini su yüzüne çıkarıyor. Şu anda ABD, İran'a yönelik baskıyı arttırma çalışmaları içinde. Amerika’nın silah satışı çabaları daha çok, sözde artan İran tehlikesine karşı bölge ülkelerinin kendilerini savunma önlemi olarak anlatılmaya ve Dünya kamuoyuna yedirilmeye çalışılıyor.
İsrail Suudi Arabistan'a silah satılmasına pek ses çıkarmıyor. Bunun nedeni ise Suudi Arabistan, Ürdün gibi Arap ülkelerinin İsrail için şimdiye kadar hiç bir tehlike ve tehdit oluşturmadıkları.
Zaten bölgede patlak verecek bir savaş durumunda, Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkeleri kendi savunmalarını, bölgeye Amerikan askerlerini çağırarak yapıyordu yine aynısını yapacaklardır.
Bu silahlar İsrail için bir korku unsuru olamayacağı gibi İran'ı da korkutmayacağı meydanda. Amerika tarafından ortaya atılan silah satış anlaşmaları planı güya İran'ı huzursuz edecek, gerginliği tekrar tırmandıracak ve ABD’nin İran’a karşı beklediği koz eline geçecek. Yani İran'ı kızdıracak tekrar karşılıklı atışmalar başlayacak, kamuoyu bunlarla meşgul edilecek, ABD yine iyi adamı oynayacak. Arada hasıraltından suyunu yürütecek ve cebini dolarlarla dolduracak.
Amerika’nın BOP planının bir parçası olan bu girişim orta doğuyu hızla cephanelik haline getirecek. En ufak bir kışkırtmada ve olayda silahlar patlayacak. Bölgede oluşması İstenen kaos ortamı, zaten Amerika tarafından çoktan yaratılmış durumda ama ABD tarafından herhalde hala yeterli olarak görülmüyor. Bakın göreceksiniz bu silahlar “İSTEM DIŞI” olarak Amerika tarafından organize edilecek teröristlerin eline geçecek ve bölgeyi ABD’nin istediği kan gölüne çevireceklerdir.
İşte emperyalizmin insanlık dışı yaklaşımlarından biri daha sahneye konuyor.
Necmi ÖZNEY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder